Özlem Taner
Gaziantep’te doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Gaziantep’te tamamladı. 8 yaşında bağlama çalmaya başladı. Liseden sonra Gaziantep Türk Müziği Devlet Konservatuarına giren sanatçı, konservatuar öğrenimini okul birincisi ve yüksek şeref öğrencisi olarak bitirdi. 17 yaşından itibaren üniversite öğrenciliğinin yanısıra Gaziantep Hacı Bektaş-ı Veli kültür derneğinde ve Gaziantep İl Kültür Müdürlüğü’nde bağlama eğitimi verdi.
Üniversite yıllarında Gaziantep’in Barak yöresine ait “alan araştırmaları” yaptı ve birtakım derleme çalışmalarında bulundu. Albümde yer alan “Seher İnende” bu çalışmalardan biridir. Mezun olduktan sonra müzik öğretmeni olarak çeşitli İlköğretim okullarında ve liselerde görev yaptı. Gaziantep’teki 3 yıllık eğitmenlik döneminden sonra tayinini müzikle ilgili hayallerini gerçekleştirmeyi planladığı İstanbul’a istedi ve Anadolu müziğiyle ilgili çalışmalarını yakından takip ettiği Kalan müziğin kapısını çaldı.
Türkmen Kızı adlı albümde; Kemal Sahir Gürel, Erol Mutlu, Serdar Ateşer, Ender Akay, Sunay Özgür, Aytekin Aktaş ve Soner Akalın gibi usta aranjörlerle çalıştı. Bu yönüyle Türk müziğinde bir ilk olan “Türkmen Kızı” isimli albüm, parçaların birbirinden farklı düzenlenmesi sebebiyle Anadolu Türkmen müziğinin ezgisel anlamda aslında ne kadar zengin ve her türlü müzikal alanda kendisini olduğu gibi ifade edebilecek kadar da özgür olduğunu ortaya koymuştur. Bu anlamda geleneksel müziğe sahip çıkıp, gelenekçi yaklaşıma karşı çıkma amacında olmuştur. Albüm çalışması devam ederken de birçok projede yer aldı Özlem Taner; İlk olarak Harbiye açık hava sahnesinde Kalan Müzik sanatçılarının verdiği bir konserde yer aldı. Anjelika Akbar, Mısırlı Ahmet ve Erkan Oğur’un da bulunduğu Dolmabahçe, Beylerbeyi ve Çırağan Saraylarında olmak üzere 3 ayrı konser projesinde yer aldı. Aşka Sürgün, Yersiz Yurtsuz, Asi, Ezo Gelin, Kuzey Rüzgarı, Kapıları Açmak, 2 Eylül (kısa film), Beynelmilel gibi film ve dizilerin müziklerinde yer aldı.
Kalan Müzik’le yaptığı “Türkmen kızı” isimli albüm İngiltere’de en çok dinlenen albümler arasına (top10 listesine) girdi. Ünlü world müzik dergisi FolkRoots’da derginin bir muhabiriyle yaptığı 3 sayfalık bir röpörtaj yayınlandı. Ayrıca derginin dünya müziklerinden seçmeler yaparak oluşturduğu CD’de “Başına Döndüğüm”isimli parçasına yer verildi. “Türkmen Kızı” BBC radyosunda en çok dinlenen 5 albüm arasına girdi.
Yurt içinde ve yurt dışında bir çok şehirde katıldığı festivallerin yanısıra birçok yerli ve yabancı müzisyenle de ortak çalışmalar yaptı.
Anadolu’da yaşayan halkların özgün dilleriyle yaptıkları müzikleri dünyaya tanıtmak amacıyla yola çıkan,ilk etabında ‘Evliya Çelebi’nin izinden’, ikinci etapta ‘Julvern’in izinden isimli projede yer alan ”3 Kadın” ekibiyle Karadeniz ve Balkanlar’ı kapsayan toplam 15 ülkede konserler verdi.
Her yıl yapılan ve dünyanın hemen her ülkesinin etnik müziklerini tanıtmayı amaçlayan uluslararası ”WOMEX” etnik müzik fuarına, 2011 yılında dünya çapında yapılan 1000’e yakın başvuru arasından seçilerek Anadolu müziğinden örnekler seslendirdi.
Yine 2011 yılında IMC TV’de yayınlanan ‘Kadınların Dilinden’ isimli programda Feryal Öney ve Zelal Gökçe ile birlikte her hafta Anadolu’nun her dilinden farklı temalarda kadın ağzı türküler seslendirdiler.
“2013 Çin’de Türk yılı” kapsamında Devlet Opera ve Balesi ve Modern Dans Topluluğu’nun hazırladığı, klasik batı müziği, etnik müzik ve tasavvuf müziğini buluşturan değerli müzisyen, müzik grupları ve dansçılarla birlikte Pekin ve Şangay’da sahnelenen bir projede yer aldı.
2013 yılında ise TRT MÜZİK ekranlarında yayınlanan, her hafta bir kadın ozan ve bir halk müziği kadın yorumcusunun konuk olduğu ‘Kadın Aşıklar’ isimli programın sunuculuğunu yaptı.
2013’ün Mart ayında yine Kalan müzik etiketiyle İkinci albümü olan “Aşıklar Meclisi” dinleyiciyle buluştu. Arif Sağ ve Erdal Erzincan gibi ustaların yanısıra Volkan Kaplan’ın düzenlemeleriyle yer aldığı bu albümde Özlem Taner, çocukluğunda annesinden ve annesiyle birlikte bulunduğu kadın meclislerinden duyup dinlediği Nefes’lere yer verdi. Düzenlemelerin ve yorumların oldukça sade ve asıllarına uygun olmasıyla, nefeslerdeki sözsel içeriğin saflığı ve derinliği ön plana çıkarılmaya çalışılmıştır.